İlk 00 sonrası Web3 Girişimcileri: Coşkudan Rasyonelliğe

80'ler ve 90'lar Web3'ün bu "devrimci treni"ne katılıp katılmama konusunda tereddüt ederken, bazı 00'lar "uçuyorlar". Bir 00'lı şöyle diyor: "Sizin gözünüzdeki devrim, benim günlük hayatım."

Ancak, bu yeni alanda, coşkunun yanı sıra, bazı genç öncüler daha sakinleşmeye ve hatta düşünmeye başlamışlardır.

Web3'ü "oynayan" 00 sonrası girişimcilerden 4'üyle röportaj yaptık, onların hikayeleri ve deneyimleri, belki de sektörün bir başka yüzünü yansıtabilir.

Ergenlikte Giriş Yapmak

Meepo 2000 yılında doğdu ve kendini "mali özgür" olarak tanımlıyor. Belirlediği standarda göre, varlıkları birinci sınıf şehirde iki daire ve iki araba alacak kadar yeterlidir. Bu, on yıllık deneyime sahip bir Web3 "gazi" olarak elde ettiği başarıdır.

Meepo, ilkokulun altıncı sınıfında Bitcoin ile tanıştı. 2012 yılında, ailesi meraktan Bitcoin madenciliği yapmaya başladı ve onun araştırmasını teşvik etti, her kazandığı Bitcoin için 100 yuan ödül vereceklerine söz verdiler. O zaman bir Bitcoin'in değeri 12 dolardı.

Ancak, iki yıllık bir geçmişe sahip Bitcoin için 2012 yılı bir dönüm noktasıdır. Bu, Nokia'nın "tahtından inmesi" ile ilgilidir.

Geçmişte, Nokia cep telefonları dünyasının "en popüler" markasıydı. Yabancı cep telefonlarının Çin'e girmesini önlemek için, Nokia "yazılım kilidi" koydu. Ancak biri bu yazılım kilidini kırmayı başardı ve sistemi Çinli operatörlere uyumlu hale getirebildi. Kırılma yöntemi kısa sürede Huaqiangbei'ye yayıldı ve bilgisayar kullanarak yurtdışından "kaçak" olarak gelen Nokia cep telefonlarını kırmak, bir niş iş haline geldi.

Sonrasında, bir grafik kartı hızlandırma programı icat edildi ve bu program sayesinde grafik kartları, şifre kırma işlemlerine katılmaya başladı. Bu "gri" sanayi hızla patladı, bir cep telefonunun kilidini açmanın kârı 200-300 yuan arasında değişiyordu ve ilk grafik kartı "madencileri" oluştu.

Ancak 2012 yılından itibaren Nokia'nın çöküşü ve "madencilerin" rekabeti ile telefonun kilidini açma ücreti yaklaşık 10 yuan'a düştü ve kazanç elde etmek pek mümkün olmadı. Birçok "madenci" işsiz kalma riskiyle karşı karşıya.

Tam o sırada, "kurtarıcı" geldi - Bitcoin grafik kartı madencilik yazılımı doğdu. "Yazılım yükleyerek" Nokia ile geçinenler, hızla grafik kartlarıyla Bitcoin madenciliğine yöneldi. Böylece, Çin'de aniden bir grup profesyonel Bitcoin madenciliği gücü ortaya çıktı, bu da en erken "madenciler" neslinin oluşumu olarak sayılabilir.

Bu grup profesyonel "madencilerin" girişi, dolaylı olarak Meepo'nun madencilik kariyerini erken sona erdirdi. Normal dizüstü bilgisayarların hesaplama gücü profesyonel madencilik makineleriyle rekabet edemez, Meepo çıkarabileceği coinlerin giderek azaldığını fark etti, bir yıl sonra vazgeçti ve kazandığı az miktardaki Bitcoin'i ailesine verdi.

"O zamanlar pek para kazanamadı", ama o zamandan itibaren blockchain'e ilgisi başladı.

2003 yılında doğan Zohar, Bitcoin ile erken yaşta tanıştı. Liseye başladığında, okul kulübünden Bitcoin'i duydu ve Zhejiang Üniversitesi'nde oyun teorisi temel derslerini kendi başına öğrenmeye başladı. Ailesi de Bitcoin oynuyordu, "O zamanlar yaklaşık 3000 yuan ile Bitcoin alıp denemek için oynamıştım ama sonrasında neredeyse hepsini kaybettim."

Zohar şimdi çoklu kimliklere sahip: Guangdong Eyaleti'nin bir şehrinde üniversite giriş sınavında birincilik elde eden, Hong Kong Çin Üniversitesi birinci sınıf öğrencisi ( okuldan ayrılıp girişimcilik yapıyor ), bir sanat DAO'sunun ortak kurucusu, Web3 yatırımcısı vb. NFT yatırımlarından kazancı onlarca kat civarında.

Emma, blockchain girişimine başladığında daha küçüktü. 2006 doğumlu, bu yıl 16 yaşında, Kaliforniya'nın San Jose şehrinde liseye gidiyor. 11 yaşındayken, Bitcoin hakkında ailesinden duydu, ama pek ilgisini çekmedi.

Geçen yıl, Emma'nın yarattığı internet projesi YC eğitim kampının ilk %10'una girdi. Bu yıl, projeyi Web3 projesine yükseltti ve tekrar YC'ye girmeyi planlıyor. Yükseltme sebebi, projenin vizyonunun blockchain teknolojisine dayanması gerektiğidir.

Meepo, Zohar veya Emma olsun, Web3'e girmek kasıtlı bir durum değil. Bir kripto para borsasında çalışan bir programcının aniden, çalıştığı alanın yeni bir ad aldığını fark etmesi gibi - Web3, sanki kendisi de daha değerli hale gelmiş. Web3'ün gelecekte olduğunu düşündüğünde nedenini sorulduğunda, uzun bir süre düşündü ve verdiği cevap: "Gençlerin sevdiği şey gelecekte değil mi?"

"Burada otorite yok"

Emma için, hem Web3 girişimciliği hem de Web2, sadece bir öğrenme yolu. "Benim öğrenme şeklim girişim projeleri aracılığıyla, her zaman bir sorun olduğunda, kaynak araştırıyorum veya başkalarına danışıyorum."

Emma, Amerika'da yaşayan diğer Asyalı çocukların sınav notlarına bu kadar önem vermesinin aksine, zamanının çoğunu tutkuyla ilgilendiği şeylere harcıyor. "Neye tutkuyla bağlı olduğumu keşfettiğimde, onu peşinden koşuyorum ve beni mutlu eden şeylerin peşinden gidiyorum."

Emma'nın babası Tsinghua Üniversitesi'nden mezun, çoğu ebeveynin eğitim hedeflerini yüzeysel, gösteriş yapmaya uygun ve tek tip hedefler olarak belirlediğini düşünüyor, örneğin prestijli okullara girmek. Ama Emma'nın da prestijli bir okula gitmesini asla istemez, çocuğun bağımsız iradesine ve öz disiplinine daha çok önem verir, her zaman Emma'ya ne yapmak istediğini sorar.

Emma 9 yaşındayken yazmaya başladı ve günümüze kadar 4 roman yayımladı, şu anda 8. kitabını yazıyor. 2020 yılında, başkalarına yazmayı öğretmek için kâr amacı gütmeyen bir çevrimiçi organizasyon kurdu. Yazarların yalnızca kitap yazarak para kazanmasının zor olduğunu, birçok kişinin eserlerini nasıl tanıtacağını bilmediğini keşfetti.

Yazarların gelir ve eser pazarlama sorunlarını çözmek için, Emma bir Web2 dijital yayın platformu olan Quillmates'i kurdu ve bu yıl projeyi blockchain üzerine taşıyarak Cypher adını verdi. Arkadaşlarından ve aile üyelerinden birkaç on bin dolar "melek yatırımı" topladı, insanları kod yazması için işe aldı, ürün prototipi, iş modeli tasarımı ve operasyon gibi konulardan sorumlu oldu.

Cypher'da kullanıcılar makaleler yayınlayabilir ve okuyuculara "ücretli okuma + yatırım" modeli sunarak okuyucuların yazarlara yatırım yapmalarına izin verir. Yazarlar token çıkarabilir ve yazar değer kazandığında, okuyucuların sahip olduğu tokenler de değer kazanır, bu da okuyuculara yazarlara destek olma ve pazarlama motivasyonu sağlar.

Emma şöyle dedi: "Bu serbest bir pazar olacak, okuyucular tarafından beğenilen her şey otomatik olarak daha fazla yatırım alanına sahip olacak. İstediğim tek şey Web3'te gerçekleştirilebilir."

O, Web2 dünyasında "Meta, Google, YouTube, Instagram ve Twitter gibi sosyal medya devlerinin, istedikleri her türlü içeriği kontrol edebileceklerini ve istedikleri her türlü içeriği sansürleyebileceklerini" gözlemledi.

Web3'te merkezi bir otorite yoktur, herkes blockchain'in ortak sahibidir. "İçeriğin gerçekten özgür olmasının tek yolu, bunu Web3 üzerinde inşa etmektir."

Dinghui, DAO( merkeziyetsiz özerk organizasyon)'a aşık oldu, bu geleneksel şirketlerden farklı olan ticari organizasyon Web3'ün onu en çok heyecanlandıran yeri. 2003 yılında doğdu, sadece lise seviyesine kadar okudu ve bu sürecin 8 yılını evde eğitimle geçirdi.

İlkokul beşinci sınıftayken, üniversite öğretmeni olan babası onun kaydını sildirdi, nedeni ise çocuğun okulda birkaç yıl kaldığı, "her gün gece yarısına kadar ödev yapması" ve "üzerindeki birçok yeteneği kaybetmesi" idi. O günden sonra, Dinghui bir daha asıl eğitim sisteminden geçmedi.

Başlangıçta, ailesi ona bazı kurslar ve proje stajları bulmasına yardımcı oldu. Kendi sözleriyle, "toplumda mükemmel üstler ve daha önceki nesillerle çalışarak kendi değerini bulmak". İlk yıl, Dinghui bir üniversite öğrenci topluluğu birliğine katıldı, gönüllü oldu ve topluluğun resmi hesabında çalışmaya başladı, böylece yeni medya sektörüne girdi. O zamandan beri, çeşitli projelerde staj yaptı veya çalıştı, bugüne kadar neredeyse üç yıl.

DAO kavramı ortaya çıkmadan çok önce, Dinghui kendini "DAO'yu uyguluyor" gibi hissetti. İkinci sınıfta, evde eğitim gören, okuldan izin alan ve okuldan ayrılan yüzlerce gencin bir araya geldiği bir çevrimiçi topluluk kurdu, "herkesin eşit olduğu ve kendi kendini yönettiği ilkesini benimseyerek."

Sonra, Dinghui, eğitim yeniliği yapan bir öğretmene çıraklık yaptı ve topluluk yönetimi, yazım ve proje yönetimi öğrendi. "Oradaki ekipteki özerklik atmosferinin, akıllı sözleşmeler olmasa da, DAO'ya benzer olduğunu düşünüyorum. Farklı şehirlerde, üyeler yerel şubeler kurabiliyor. Eğitim yeniliği, sosyal yenilik ve örgütsel değişim konularında oldukça fazla keşif yapıyorlar."

2021'de Dinghui Web3'e girdi. Pekin'deki stajı sırasında, giderek daha fazla insanın çevrimiçi olarak blok zinciri ve Web3 hakkında sohbet ettiğini fark etti. "Bu yüzden DAO ile karşılaştığımda çok şaşırdım ve bu yüzden bu alana girdim." Web3 ile ilk tanıştığında, Dinghui her gün DAO'da vakit geçiriyordu. Çeşitli WeChat gruplarında, başlangıçta sohbet içeriklerini anlayamıyordu, ancak kendisini "her zaman öğreniyormuş gibi" hissetti. Toplulukta aktif olarak konuştuğu için takdir edildi ve bir DAO'ya katılması için davet edildi ve bu DAO'nun işletmesi haline geldi, "bana maaş verdiler."

Belirli bir ölçüde, Web3 alanındaki gençler arasında isyan unsurları oldukça yüksek bir sıklıkta ortaya çıkıyor. Zohar, üniversiteye giriş sınavında başarılı olan bir öğrenci olarak kendisini "kötü öğrenci" olarak adlandırmayı seviyor ve "farklı şeyler yapmayı seviyorum" diyor. Zohar, 9. sınıfta çeşitli çevrimiçi ders kaynaklarını kullanarak kendine bağımsız bir öğrenim planı oluşturdu.

"Neden ne öğretmen ne de okul, herkesin belirli bir standart tempo ve gereklere göre öğrenmesini veya araştırma yapmasını istiyor? Anlıyorum, sonuçta bu kadar çok kişiyi yönetmek için daha çok sayıda insana uygun, bir nebze birleşik bir yol ile verimliliği artırmak gerekiyor." Zohar dedi ki, "Ama ben çoğunluktan olduğumu düşünmüyorum."

Önceden notları ortalamadaydı, neredeyse hiç derse katılmıyordu. İnternetten kendi kendine öğrenerek, büyük miktarda bilgi ve üniversite giriş sınavı deneyimi edindi, daha sonra üniversite giriş sınavında şehrin birincisi oldu.

Sadece altı ay sonra, yine alışılmadık bir seçim yaptı. Birinci sınıfın ilk yarı dönemindeki derslerini tamamladıktan sonra, Zohar Hong Kong Çincisi Üniversitesi'nden ayrıldı ve Web3 girişimciliğine atıldı: sanatla ilgili bir DAO başlattı, Avrupa'nın ilk yüksek profilli kripto sanat sergisini düzenlemeye katıldı; daha sonra bir kripto para fonu kurdu ve bir yatırımcı oldu.

Zohar, mevcut ortamda sıradan insanların kendi değerlerini gerçekleştirmesinin, makul kazançlar elde etmesinin ve hatta sınıf atlamasının zor olduğunu düşünüyor, ancak "Web3, daha büyük bir hayal gücü ve umut sunuyor, bu dalga içinde herkesin etkisi artırılabilir." - Bu, zenginliğin transfer hızının yeterince hızlı olmasında kendini gösteriyor. Hem internette hem de toplantılarda, blockchain ile ilgili zenginlik özgürlüğü efsaneleri her yerde yayılıyor ve bu da onlara, herkesin Web3'e katıldığında aşırı zenginlik elde etme potansiyeline sahip olduğu inancını aşılıyor.

Gençler otoriteyi alt üst etmeyi, hatta "otorite" haline gelmeyi arzuluyor. Peki, o şanslı kişi olma ihtimali ne kadar yüksek?

"Kesmek" ve "Kesilmek"

Zohar, proje ekibiyle iletişim kurarken, eğer söylemezse kimse onun sadece 18 yaşında olduğunu bilmez. "Bu Web3'ün anonimliği."

Bu konuda haklı. Röportajlarımız telefonla yapılıyor, karşı tarafın görünümünü bilmiyorum. Aslında, karşı tarafın kimlik kartını, ikametgah belgesini, diploma belgesini ve ticaret kaydı belgesini bana göndermesini istemek de uygun değil.

Onların çevresindeki insanlar aracılığıyla çapraz doğrulama yapmaya çalıştım. Ama bu tamamen garanti edilemez. Örneğin, kendileri haftada yaklaşık 20 girişim projesi hakkında konuşmayı iddia ediyorlar; bazıları üniversite döneminde 20'den fazla menkul kıymet, büyük şirket ve borsa ile ilgili staj yaptı; ya da kripto para yatırımlarının gerçek getiri oranı. Eğer karşı taraf beni kandırmak isterse, bunu yapmaları oldukça kolay olur.

Bu, Web3 girişim dünyasında bir normdur. Binance'de çalışan bir arkadaşım, "Kripto dünyasındaki insanların söylediklerine tamamen inanma, söyledikleri servetin bir sıfırını çıkar ve sonra yarısını al" diye hatırlatmıştı.

"Bu alanda zenginlik efsaneleri var, ama nadir. "Meepo dedi.

2014 yılında Ethereum ağı ile tanıştıktan sonra, Meepo bu sürece katıldı ve birçok proje sahibi ile tanıştı, "erken dönemde birçok insan daha sonra sektörün önde gelen isimleri haline geldi." Daha sonra, topluluğu kurmak için öncülük etti ve yavaş yavaş büyüdü. Bazı proje sahiplerine projeleri grup içinde tanıtarak, Meepo bazı "içeriden bilgiler" elde etti, örneğin belirli bir zaman diliminde büyük miktarda para girecekti, o da buna göre arbitraj yapmaya başladı, "neredeyse 2018'den itibaren yavaş yavaş finansal özgürlüğe kavuştum."

"Toplulukta birçok kişi bu nedenle para kazandı, herkes giderek bana güvenmeye başladı ve hayranım oldular."

Meepo'nun bir bakıma "sektörün zararına kazanç sağlamak" yoluyla mali özgürlüğe ulaştığını kabul ettiğinde, onun dürüstlüğüne şaşırdım.

"Kripto dünyasında nasıl para kazanılır? Bu, haberlerin şeffaf olmamasından para kazanmak demektir." O, ülke içindeki bazı VC'lerle karşılaştı.